İDEALLER-HEDEFLER-AMAÇLAR

12.12.2014 09:58

İDEALLER, HEDEFLER VE AMAÇLI YAŞAMAK

Çeşitli insan tipleri görürüz çevremizde; başkalarının derdini dert edinen özverili insanlar, yalnızca kendi dertleriyle yaşayan benciller, hiçbir şeyi dert edinmeyen gamsızlar…  Ve bunların arasındaki onlarca ton…

Sayılamayacak kadar çok varlığın olduğu bir dünyada yaşıyoruz: Canlı- cansız… Hareketli- hareketsiz… Sayısız varlık çeşidi ve bu varlıkların meydana getirdiği olaylar karşısında insanların tepkileri de çok çeşitli: Farkında- farkında değil… Anlayışlı-anlayışsız… İlgili- ilgisiz… Duyarlı- duyarsız… Sorgulama ve araştırmaya istekli- umursamaz..

Farkındalık, varlığa saygının başlangıcı olmalı… İnsan, çevresindeki varlıkların, olayların, kendinin ve diğer insanların farkına varmalı, onları tanımalı… Duyarlı insan, çevresindeki insanların, hayvanların, bitkilerin ve doğada var olan her şeyin adım adım farkına varmak ister. Onların anlam ve önemi üzerinde düşünür. Onların varoluş amaçlarını çözmeye çalışır.

İnsanı diğer canlılardan farklı kılan idealleridir. İdeal, her konuda en iyiyi (erdem) sembolize eder. Haklarda (insan haklarında, çocuk haklarında, kadın-erkek haklarında, hayvan haklarında, geçmiş ve gelecek nesillerin haklarında, yeryüzü haklarında), insan ilişkilerinde, barınmada, beslenmede,  üretimde, paylaşımda, pazarlamada,… En iyiyi ulaşmak için en iyiyi bilmek,  en iyiyi bilmek için en iyiyi aramak, bulduğunuz en iyiyi yaymak için cesaretle çalışmak gerek. Okumak, öğrenmek, konuşmak, yazmak, çizmek gerek.

Her varlığın doğru bir amaca hizmet ettiğini düşünüyoruz. Bunun farkına varan herkes, kendi var oluş amacını da keşfetmeye ve buna uygun bir tutum içine girmeye çalışıyor.

Amaçlı insanın idealleri vardır; bir düşüncesi, inancı, ülküsü, ilkeleri ve değerleri vardırBu idealler, insanlıkla, evrenle, bütünle ilgilidir. Salt kendisiyle ilgili değildir, parçacı değildir. Bu idealler; bütün bir millete, bütün dünyaya, bütün insanlığa barış, hak, adalet, güven, huzur ve mutluluk getirmeye yöneliktir. Amaçlı insan, idealleri için vardır, idealleri için yaşar, idealleriyle yaşar, hayatını idealleri uğruna harcar. Gayesiz insan; rüzgarın önündeki çöp, denize atılan odun, ateşe atılan yakıt, topraktan çıkan ot gibidir. Edilgendir; bir başkasının eylemiyle harekete geçer, öznenin yönlendirmesine göre yol alır.

İdealler, toplumdaki sorgulanmamış geleneksel kalıplardan farklı olarak; insanları ahlak, toplum, sağlık, ekonomi, kültür vb. açısından daha çok geliştiren ve ilerleten üst değerlerdir. Belki bu ideallere bütünüyle ulaşamayız. Ancak onlara ulaşmak için çalışırız. Bu arada, idealleri olanlar elbette çeşitli engellere takılabilir, zaman zaman sarsılabilirler; ancak asla pes etmezler. İyi eğitimli olmak, iyi dostlara sahip olmak, iyi konuşmak, iyi yazmak, çok çalışmak ideallere ulaşmanın kilometre taşlarıdır. Bir özlü sözde bu konu çok güzel betimlenir:

“İdealler yıldızlar gibidironları tutmak mümkün olmaz ama karanlık gecelerde yolumuza onlar rehberlik ederler.”

 

İdealleri uğruna mücadele eden insanlar, daima ideal olanın peşindedirler; ideal sözler, ideal davranışlar, ideal tutumlar… İdeal insan, ideal ana, ideal baba, ideal öğretmen, ideal eş, ideal çocuk olma amacında olsak da yüzde yüz ideale ulaştığımızı söyleyemeyiz. Eksikliklerden ve yanlışlardan arındıkça, bir öncekine göre daha ideal olduğunu düşünebiliriz. İdeal, herkes için en iyi olanın arayışıdır.

Her insan, kendi kapasitesi dahilinde gerçekleşmesi mümkün olan ideallerin peşinde olmalıdır. İdealleri uğruna çalışmak ve mücadele etmek için gerekli olan motivasyonu, başkalarının onayından değil kendi inancından almalıdır. Sık sık başkalarının yönlendirmesiyle harekete geçen bir kişi, lokomotifsiz bir trene benzer. İtme veya çekme kuvvetiyle hareket etse bile yeterli enerjiye sahip olmadığı için yolda kalacaktır.

 

İdealleriyle dünyayı kurtarmayı amaçlayanlar, belki bütün dünyayı kurtaramasalar bile en azından kendi dünyalarını kurtarırlar. Yalnızca kendilerini kurtarma derdine düşenler ise hem kendi hem de başkalarının dünyalarına anlamlı bir katkı sağlamazlar. Başkalarının sorunlarını çözünce kendi sorunlarının da çözüleceğine inanması, o insanın idealleri olduğunun bir göstergesidir